Deselerdi ki bundan on yıl önce, bir kızın olacak ki, her parmağına ayrı yüzük, kollarına rengarenk bilezik, ayaklarına hal hal takıp gezecek, yok daha neler derdim. "Büyük lokma yut, büyük laf söyleme" diye boşuna dememiş atalarımız. İşte şimdi böyle bir kızım var, ben ne kadar böyle çocuklara geçmişte sinir olduysam kızım onlardan bin beter. En sevdiği renkler; mor, sarı, kırmızı...en beğendiği şeyler; kolye, yüzük, taç..elbise. Ve bunların hepsini, her rengini aynı anda takabilme potansiyeline sahip.
Şimdi artık bir mücevherat kutusu da var, benim yok ne yalan söyleyim. En üstte yaklaşık otuz adet yüzük, alt çekmecelerde bileklik, kolye, hal hal. Küpeleri henüz bende, daha kulakları delik olmadığı için.
Kime çekmiş, tabi ki genetik. Fazlasıyla babaannesi ve onun kadar olmasa da anneannesi. Umarım bir an önce hevesi geçer, yoksa bu oda kendisine yetmeyecek.
No comments:
Post a Comment