Sunday, October 16, 2005

İFTAR SAATİ

Uzun zamandır annemin bizi iftara çağırma operasyonu tamamlandı ve hem Mehmet'in hem de Barış ın doğumgünlerini de kutlama organizasyonları birleştirilerek hep beraber annemlerde buluştuk... Uzun zamandır yapmak istediğim çikolatalı ayva tatlısını da bu sayede yapıp iftar sonrası midelerimize indirecektik. Ama bir de ne göreyim tatlı menüsü acayip dolu: kabak tatlısı, fıstıklı baklava, güllaç, kestaneli doğumgünü pastası.. Bizim ayva tatlısına beklediğim ilgi gösterilmese de vallahi tadı pek güzeldi... Hele mısır çarşısından alınan kaymakla çok güzel olmuştu...Annemin kabak tatlısı da gerçekten takdire şayandı.. Eh pek tabi ki sadece tatlı yoktu... Güzel bir mercimek çorbasıyla açılışı yaptık...Ardından etli lahana sarması ve pastırmalı paçanga böreği.... Zeytinyağlı barbunya ve bademli pilav a annemin eli değince pek başka güzel olmuş.... Çaylar, çeşit çeşit kahvaltılıklar, ramazanın tadı ve bereketi çok başka oluyor. Lahana dolmasını annem kadar güzel yapan daha hiç görmedim... Bizim klasik yemeğimiz oldu artık.... Anneme yemeğe gidince onun daha önceden bize "ne istersiniz" sorusuna hep aynı cevabı veririz..Canım benim o da hiç üşenmez... Ailecek yenilen yemeğin tadı, sohbetle içilen çayın keyfini başka yerde bulabilir misiniz? İşte böyle bir akşamdı bu akşam...Tabi Duru da cilasıydı bu güzel ortamın; yaptığı taklitlerle, çıkardığı seslerle ve ANNNEEEE diye çığlıklarıyla neşe kattı hepimize.

1 comment:

Doruk said...

Ah, be canım, sen bana getirecektin ki o ayva tatlısını hakettiği ilgiyi bulacaktı anında. Aysel Teyze'ciğimin de ellerine sağlık, döktürmüş yine. İkinizi de öpüyorum.