Friday, November 28, 2008

ÇİĞ BÖREK

Ne de güzel tatlarımız var, ne de güzel damak tadımız var. Bana hamur işi deyin ve orada durun. Un giren ne varsa dayanamıyorum, kek, börek, kurabiye, açma, simit, gözleme,krep, mantı ve daha neler neler. Hamile iken hatırlıyorum da her gün neredeyse 1 tepsi börek yiyordum. Ama tüm bunların içinde biri var ki, ne zaman aklıma gelse ağzımın suyu akar vallahi. Çiğ Börek.... Benim için Altınoluk yolunun en güzel yanıdır, Susurluk'ta mola verip gözleme yiyip ayran içmek. Bugüne kadar kendim yapmayı hiç denememiştim ama çevremden "çok kolay" lafını duyunca taktım önlüğü girdim mutfağa akşam akşam. Hakikaten de çok basitmiş yapması ama şu içi çiğ ya o biraz beni düşündürüyor. Hani çiğ köfte de çiğ ama bu böreğin içi sanki pek daha çiğ. Ama vallahi tadı oradan mı geliyor bilmem çok güzel oldu benim çiğ börek. 3 su bardağı unun ortasını açıp içine neredeyse 1 su bardağı ılık su ve 1 tatlı kaşığı tuz koyup iyice yoğurdum. Neredeyse yarım saat sürdü yoğurma işi. Sonra hazırladığım hamurdan 6 tane beze hazırladım. Bezeler iri bir cevizden biraz daha büyüktü. 1 saat kadar ıslak bez üstünde dinlendirdim onları. Bu arada 200 gr. kadar kıyma içine maydanoz bir büyük kuru soğanın rendesi, karabiber, tuz ve bir domataes rendesi katıp iç hazırladım. Dinlenmiş bezelerin her birini bir yemek tabağı büyüklüğünde açıp içine bolca iç doldurup kapadım ve kızgın yağda kızarttım. İşte çiğ böreklerimiz hazırdı. Yanına da mis gibi ayran. Değişik bir tat oldu bize bu akşam ama 2 ayda bir yapmak sanırım en güzeli zira kalorisi pek yüksek, benden demesi.

No comments: