Sunday, April 10, 2011

Bu çocuklar başka yerden...

Olay büyük alışveriş merkezlerinden geçer; eşime makosen almak için girdiğimiz bir mağazada, annesi babası ayakkabı bakan beş yaşlarında bir çocuk, mağazanın minik puflarını araba yapmış bir uçtan bir uca itiyordu. Düttt dütt diye oradan oraya giden puflar tabi ki amaca hizmet edemiyordu bu afacan sayesinde, halbuki onlar insanlar rahat rahat oturup ayakkabısını denesin diye oradalardı. Hem çocuğa bunu hatırlatmak hem de biraz onu kızdırmak için "bu araba benim" dedim pufun birini tutup, "yaaaaaaaa benim" dedi tabi, ona acıyacağımı susacağımı sandı velet ama ben tekrar " hayırrr benim" dedim ve pufu çektim kendime doğru. Benimle başa çıkamayacağını anlayan çocuk babasına koştu ve "babaaaa bu araba benim" dedi, babası da "tamam oğlum,senin" dedi, ama o an için çocuğu başından savmak istercesine...İşte çocuğun verdiği yanıt: "araba benimse, ruhsatını benim üstüme yap o zaman bana neeeee yaaa"


Ne babası ne ben böyle bir yanıt tabi ki beklemiyorduk. Daha beş yaşında, hayal gücünü, mavi bir pufun onun arabası olduğuna bu kadar inanmasını, sahiplenmesini herşeyi bir kenara bırakın daha o yaşta "ruhsat" kelimesini, üzerine yapılacak bir olay olduğunu bilmesini bilemedim ben doğrusu. Kızım da bazen buna benzer şekillerde şaşırtıyor beni...Daha geçen gün bir arkadaşım beş yaşındaki kızının "element"ten bahsettiğini anlattı.

Kesinlikle başka bir amaç için geliyor dünyaya şimdiki çocuklar, misyonları çok farklı. Bizden değiller sanki...Dünyayı değiştirmek üzere, yeni bir bilinç ve enerjiyle geldiklerine inanıyorum kesinlikle. Biz onları çoğu zaman hiperaktif, yaramaz, hareketli, meraklı diye adlandırıyoruz ya da üstün zekalı. Ama onlar -kendi değerini bilen, ihtiyaçlarının farkında olan, sistem bozucu ama bunu iyileştirmek için yapan- cevherler...

No comments: