Saturday, March 14, 2009

GÜNEŞİ GÖRDÜM

Bravo deyip ayakta alkışlamak istiyorum Mahsun Kırmızıgül'ü. Türkiye'nin gerçeklerini, okumamanın, cahilliğin insana neler yaşattığını, kadınların içler acısı halini, kardeş kavgasının ne olduğunu, insan ayrımcılığının iğrenç yüzünü, terörü, başka ülkelerde insana verilen değerin niye bizde verilmediğini ve daha sayamadığım bir çok noktayı o kadar iyi gözler önüne dökmüş ki , gerçekten de insanın farkındalığını arttırıyor bu film. Düşünmeyeni düşündürüyor, ağlamayanı ağlatıyor, acımayanı acıtıyor ve insanın insana yaptığını gösteriyor en acısı da devletin insana yaptığını. Hele o çocuklar, o zavallı, masum, okul yüzü görmeyen çocuklar...onlar da çocuk, onlar da bu ülkenin evladı, onlar da analarının babalarının kuzusu. Bu ülkede yaşamak benim çocuğum gibi onun da hakkı, bu ülkede doğan herkesin bu ülkede ölmek hakkı. Vatan hasreti çekip, anasını bacısını özleyip sırf insana değer verildiği için göç eden insanın da hakkı vatanında yaşamak, ölmek..Bu hakkı vermeyen, kardeşi kardeşe düşüren, aynı takımları tutup aynı türküleri söyleyen insanların arasında uçurum gibi farklar yaratan, eğitim sistemiyle, çevre düzenlemesiyle, sosyal güvencesiyle insan ayrımı yapan herkes ama herkes suçlu değil mi? Ve suçlu Kırmızıgül'ün dediği gibi devlet baba değil mi? Devlet ana yapmıyor bunları devlet baba yapıyor, devlet analara da ve biz analara da çok iş düşüyor. Ülkemize güneşi biz doğdurabiliriz, çocuklarımıza biz doğru eğitim verebiliriz. Kendi çocuğumuzla birlikte diğer tüm çocukların da güneşi görmesine biz destek olabiliriz. Bugün kızımı hayranı olduğu Bez Bebek dizisinin oyuncularıyla tanıştırmaya götürdüğümde onun yaşıtında olan bazı çocukların bir bez bebekleri bile olmadığını onların bez bebek yerine kendi kardeşlerine bol miktardaki kardeşlerine
baktıklarını ve çoğu çocuğun da bez bebek yerine kendi bebekleriyle -canından kanından olan
daha kendi çocukken kucağında taşıdığı evlatlarıyla - büyüdüğünü düşündüm. Onlara Bez Bebek desem, NANA KULİNA desem ne derler ne yaparlardı acaba? Benim kızım da bu ülkenin çocuğu onlar da, ileride büyüyüp yan yana çalıştıklarında ne olacak? İkisi de aynı ülkeden iki insan gibi mi olacak yoksa birbirlerini mi vuracak? Ne olur artık "yüreğim dayanmıyor", "çok üzülüyorum ama yapacak birşey yok", "çocuğumu gönderirim yurtdışına" laflarının arkasına saklanmayalım, biraz daha güçlü olalım ve anneler olarak biz biraz daha duyarlı olalım en azından duyarlı çocuklar yetiştirelim ki, ileride çok geççç demeyelim.

No comments: