Saturday, February 21, 2009

OSCAR ÖDÜLLERİ YAKLAŞIRKEN

Tüm dünya ile beraber sinema filmlerini takip edebilmek, herhalde Türkiye için üçüncü dünya ülkesi ya da geri kalmışlığın bir örneği diyen kişilere bir başka örnek olsa gerek. Henüz ülkemizde gösterime girmeden de ve oscar ödülleri verilmeden de artık filmleri izleyebiliyoruz. Her ne kadar ben bu dvd işini yeni çözmüş olsam da çevremdekilerin uzun zamandır filmler daha gösterime girmeden izlemeleri ülkemizin ne kadar ileride olduğunun en basit örneği.

Pazar günü Oscar ödülleri sahiplerini bulacak, kim ne alacak bilmiyorum ama benim Oscara aday gösterilen filmler, senaryolar ve daha bir takım branşlarda favorilerim işte bunlar:

En iyi senaryo dalında Ben Slumdog Millionaire diyorum ve başka da birşey diyemiyorum. Her ne kadar Hintliler, sefaletlerini ortaya döktüğü gerekçesiyle filmi protesto etseler de, konu bence süper. Mumbai’nin varoşlarından çıkıp “Kim milyoner olmak ister” adlı yarışmayı kazanan genç Hintlinin kaderini anlatan film bir zafer hikayesini çok çok iyi anlatmış. Hindistan’ın karanlık yüzü denilen sefalet, şiddet, mafya, uyuşturucu, yolsuzlık hangi ülkede yok acaba?

En iyi erkek oyuncu ve en iyi kadın oyuncu adaylarım Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi filmi ile Brad Pitt ve Cate Blanchett. Yaşlı olarak doğan ve zamanla gençleşen Benjamin'in hikayesini anlatan film değişik bir senaryoya sahip olsa da benim için ilk sırada yer almıyor.
En iyi yönetmen dalında Frost/Nixon adlı film ile Ron Howard benim için aday. En beğendiğim filmlerden olan A Beautiful Mind ve Cinderalla Man filmlerinin de yönetmeni olan Howard bence bu konuda ödüle layık. Fırlama bir televizyon sunucusu ve habercisinin gözden düşen ve onurunu kurtarma mücadelesi veren başkan Richard Nixon ile 4 gün üst üste yaptığı söz düellosunun hikayesini anlatan film izlenmeye değer.

No comments: